Ben Atacan Yeşilada nam-ı diğer veya a.k.a English with Atacan. Podbee ile beraber eğleneceğimiz meselelerin ingilizcesi neydi diye sormak için toplandık. (Bir de videolarımdaki kadar korkutucu biri olmadığımı kanıtlamak için.)
İngilizcesi Neydi? podcastine hoşgeldin!
Bu bölümde, film ve dizilerin dil öğrenimindeki etkisi hakkında konuşuyorum. Kendi deneyimlerimden yola çıkarak, izlediğim yapımların İngilizce öğrenimime nasıl katkı sağladığını anlatıyor, popüler kültür referanslarıyla bazı ilginç deyimlerin kökenlerine değiniyorum. Eğer dil öğrenirken eğlenmenin en iyi yolu ne diye merak ediyorsanız, bu bölümü kaçırmayın!
• Black Swan Theory – Siyah Kuğu Teorisi. mecazi. Beklenmedik büyük etkili olaylar.
• Breakthrough – Kırıp geçmek. mecazi. Büyük buluş, ilerleme.
• Milestone – Kilometre taşı. mecazi. Dönüm noktası.
• Break a leg – Bacağını kır. mecazi. Bol şans.
• Spill the beans – Fasulyeleri dökmek. mecazi. Ağzındaki baklayı çıkarmak.
• The nail that sticks out gets hammered down – Çıkıntı yapan çivi çakılır. mecazi. Farklı olan bastırılır.
• Hit the nail on the head – Çiviyi kafasından vurmak. mecazi. Doğru noktaya parmak basmak.
• Straight from the horse’s mouth – Doğrudan atın ağzından. mecazi. Birinci elden bilgi almak.
• With a grain of salt / With a pinch of salt – Bir tutam tuz ile almak. mecazi. Şüpheyle yaklaşmak.
• Bite the bullet – Mermiyi ısırmak. mecazi. Zor bir şeye katlanmak, dişini sıkmak.
• Against all the odds – Tüm ihtimallere karşı. mecazi. Her şeye rağmen başarmak.
• The straw that broke the camel’s back – Deveyi çöktüren son saman tanesi. mecazi. Bardağı taşıran son damla.
• Point of no return – Geri dönüşü olmayan nokta. mecazi. Karar alındıktan sonra dönüş yapılamayan durum.
• Don’t burn the bridges – Köprüleri yakma. mecazi. İlişkileri koparma, geri dönüşü olmayan şekilde bağları kesme.
• Fortune favors the bold – Şans cesurlardan yanadır. mecazi. Cesur olanlar başarıya ulaşır.
• All it takes is one bad day – Tek gereken kötü bir gündür. mecazi. Bir kötü gün her şeyi değiştirebilir.
• Pronounce – Telaffuz etmek.
• Extraterrestrial (E.T.) – Dünya dışı varlık.
• Adaptation – Uyum sağlama, adaptasyon.
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.